7 kilometre uzunluğunda taş surla çevrili, 2,5 kilometrekarelik bir alanda kurulu Anadolu Platosunun MÖ 600’üncü yılı dolaylarında en büyük ve kalabalık, modern şehirlerinden birisi olan antik şehrin gün yüzüne çıkartılabilmesine yönelik yürütülen kazılara yeniden başlanıldı.Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Şahmuratlı köyü yakınlarındaki Kerkenez Dağı'ndaki antik kentin gün yüzüne çıkartılmasına yönelik kazı çalışmalarına, pandemi sonrasında yeniden başlandı. Anadolu Platosunda MÖ 600 yılı dolaylarının en geniş yerleşimlerinden biri olarak bilinen ve Herodot'un yazmalarında belirtilen Pteria antik kenti olarak adlandırılan bölgedeki kazıların ilk gününde, ekip çalışanları buldukları yanmış ahşap parçası ile mutlu oldu.ABD’li Arkeolog Prof. Dr. Scott Brating başkanlığında farklı ülkelerden gelen öğrenciler ve yöre halkından yaklaşık 20 kişinin de görev aldığı, toplamda 50 kişinden oluşan kazı ekibi Kerkenez Dağı'ndaki kazı çalışmalarının yaklaşık bir ay devam edeceği bildirildi. MÖ 6. yüzyıl ortalarında yağmalanıp, yakılan yerleşim alanı 7 sur kapısının yer aldığı toplam 7 kilometre uzunluğunda surlarla çevrili bulunuyor. 757 Kentsel yapı bulunuyorKazı başkanı Arkeolog Prof. Dr. Scott Brating, kentin yıkımının MÖ 547 yılında Ahameniş pers Imparatorluğu Kralı Büyük Kiros ile Lidya Kralı Krezüs arasında yapılan Pteria Muharebesi'nin hemen ardından Kiros tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Brating, yerleşimde yürütülen jeofizik araştırmalar sonucunda kentin sur duvarları içerisinde birbirlerinden duvarlar ve sokaklarla ayrılmış 757 kentsel yapı bloğu tespit edildiğini aktardı. Brating, ‘’2011 yılında kazısına başlanılan bu blok kentin kuzeybatı ucuna yakın bir alanda yer almaktadır ve yapılan modern sıralamada 8. olarak numaralandırılmıştır. Yürütülen kazı çalışmaları kentin konut yerleşimleri ve içinde yaşayanlar hakkında detaylı bilgi verecektir. Daha önceki yıllarda alanda yapılan test sondajlarında yapı içinde bulunan ünik bir fildişi kabartmalı levha şu anda Ankara Anadolu Medeniye eri Müzesinde sergilenmektedir. Yaklaşık 6 bin metrekare ölçüsünde bir alanı kapsayan yapı bloğunda yürütülen uzun soluklu çalışmalar tamamlanınca yerleşimdeki diğer yapı bloklarının ve içinde yaşayan topluluğun anlaşılması için önemli veriler sağlayacaktır’’ dedi.Atatürk tarafından kazı izni verildiYozgat’taki Demir Çağı'nın en büyük ve modern şehri olan Pteria Antik Aenti kalıntılarının bulunduğu bölgede ilk kazı izninin 1928 yılında Mustafa Kemal Atatürk tarafından verildiği belirtildi. İki hafta süren yüzey araştırması ve kazıların ardından unutulan bölgede 1993 yılında yeniden başlayan yüzey araştırması ve kazılara, pandemi sürecinde iki yıl süreyle yeniden ara verildiği bilgisi paylaşıldı. Yozgat Valisi Ziya Polat, uzun yıllar devam eden kazı çalışmalarının daha uzun yıllar devam edeceğini söyledi. Polat, şöyle konuştu:‘’Kazı ekibinden ricamız kazı sürecini genişletelim. Kazının toprağın altındakini çıkarmak için biraz daha hızlı hareket etmemiz gerekiyor. Hocamız bizden yol istedi, yol kolay, yolunu hallederiz. Burası Firig medeniyetinin önemli yerleşim yerlerinden birisi, ilk yerleşim yerlerinden birisi. Büyük bir yer, döneminin en büyük yerleşim yeri. Onun için burasını bizim turizme kazandırmamız lazım. Önümüzdeki hafta Güney Afrika’dan ziyaretçilerimiz gelecek. Hocamız hızlı treni de biliyor, hızlı tren ile birlikte buraya insanların geleceğini söylüyor. Yozgat sadece doğa güzelliği değil, tarihi güzelliğine ön planda. Önümüzdeki günlerde Taviumda kazı çalışmalarına başlayacağız. Oradan da beklentimiz var. Özler Antik kentimiz var, orası ile ilgili MTA’dan raporu bekliyoruz. Biz yer altındakilerini yer üstüne çıkarıp insanımıza ve insanlığa göstermek için elimizden gelen desteği vereceğiz."Eserler müzede toplanıyorYerleşim yerinde mutfak bölümlerinin bulunduğu, topraktan çanak parçaları, demir kaplar, yanmış tohumlar, çanaklarda yemek bulguları elde edildi. Bulunan eserlerin önemli bölümünün Yozgat Müzesi ve kazı evinde muhafaza edildiği aktarıldı. Çanak kapların mutfaklarda çok fazla kullanıldığı, çanakta et kızartıldığı, hayvan kemiklerinin de bulunduğu bilgisi verildi. Kazı ekibi ilk gün yaptıkları çalışmada yanmış ahşap parçasını bulmanın sevincini yaşadı. Yaklaşık 2 metre yüksekliğinde harçla örülmüş, günümüze kadar sağlam kalmış sur duvarlarının ortaya çıkarılmasına yönelik yürütülen çalışmalar ile birlikte yerleşim yerindeki yapılarında gün yüzüne çıkartılmaya çalışıldığı, çalışmalar sonucunda Kerkenezin görselliği ve turist potansiyelinin birkaç sene içerisinde artırılabileceği vurgulandı.
AjansBizim
AjansBizim